Hasan Çürükkaya "şehid Munzur" Anısına

Hasan Çürükkaya "şehid Munzur" Anısına



Daye daye birindare
Hesen şınû Xalweliyuno
Bedbexti biy cumierduno                     
Wı kot dume Koruçıuno                                .
Heyvah daye, eyvah daye birindare             

Dewê Hesen Çılkuniya                     .
Xeber ume vun, Hesen şehid biyo    
Wuiz gerille Ko Spi'yo                        
Heyvah daye,eyvah daye birindare 
 
                    ŞARIK APO/ KELAXSIYIC

Hasan Çürükkaya üzerine zazaca ağıt olarak bu deyir söyleniyor.
Kürd toplumunda tüm deyirlerin "stran" bir öyküsü vardır.
Çolig' de zazaca, son dönemlerde ulusal mücadelede şehid olan Cihat Elçi,Idris Ekinci, Vahdettin Kıtay, Mamoste Sıddik Bilgin, Zeki Yıldız, Gurbetelli Ersöz, Hasan Çürükkaya üzerine ağıt olarak söylenen deyirler ilk akla gelenlerdir.
Yine Çolig' de şehid olan Dersim' li Orhan Îlbay "İsa" üzerine dengbej Sıddık Aşağıköy'lü "dewa cerin" söylediği deyirde unutulmazlardandır.
Çewlig'li olmayan "Dersimli" Orhan Îlbay üzerine  deyiri söyleyen dengbej Sıddık'ta belki vefa duygusuyla söylemiş olabilir. 
Dengbej Sıddık üzerinde Orhan Îlbay'ın anlaşılan bıraktıgı iz yiğitliği,ulusal duruşu,fedakarlığında yatar.
 Çolig coğrafyasında bir gelenektir ,ulusal mücadelede yiğitlik ve fedakarlık gösteren kahramanlarına dengbejlerimizin deyir bestelemeleri ;
 Dengbejlerin Çewlik'te Yado başta olmak üzere,
Çan Şeyhleri, Şeyh Abdurrahim, Şeyh Şerif, Tayyip Ali, Sadiye Telha üzerine söylelen deyirler hala toplumuzun hafızasındadır. 
Çewlik'in kahvelerinde ve ev sohbetlerinde bu kahramanların öykülerini dile getiren dengbejlerimizden ilk akla gelenler. 
Rencber Aziz, Kürd siyasetini yakın dönem savunan ve içinden  biri olarak, 
Yine Hafiz Sabri , 1925 hareketinde Derde Mirun'un üc oglu, Sini'li Sükrü Bey, Qadimadragli Selim bey birinci derecede cok yakin amcazadeleridir. 
Hafız Sabri  Ertugrul "Mir Sabri" ise Şeyh Said hareketini bir çocuk olarak yasayan, büyük bedeller ödeyen bir aileden geliyordu. 
Stranlari Seyh Said hareketinin önemli kahramanlari üzerine bestelemisti, 
Bu besteleri vefat ettiginde cocuklarina eger sözlü ve yazili olarak birakmissa , mutlaka bunlari Kürd halkiyla paylasmalidirlar. 
Mir Sabri  bir dengbej olarak duygularını özellikle Ali Beg'in kahvesinde halkiyla paylasiyordu.  


********************************************

Hasan Çürükkaya "Munzur" üzerine bestelenen deyirin öyküsüde çok hazindir. 
Çünkü Munzur' un şehit eden Sivan nahiyesi/ Xalweliyandaki koruculardır.
Hasan' ın babası Selim amca' yı ençok yaralayan ve üzende buydu. 
Oğlumu köy korucuları ıhber ederek askerlerin pususuna düşürdüler, 
kendi başına askerle çatışarak oğlum şehadete ulaşsaydı, bu kadar üzülmezdim. 
Oğlumun Kürd çete ve milis huqumatın 'korucular' tuzağı ile öldürüldüğü için çok üzülüyorum.
 Munzur şehit düştüğü köydeki korucuların silah bırakması için görüşmeye giderken kurulan pusuda şehit düşmüştü.
O kadar kendine güveni vardı ki ! 
Xalweliyan köyündeki korucuları gidip, ikna edip, silahlarını bırakmalarından emindi.
Munzurun şehadetinden sonra Xalweliyan köyü korucuları başta olmak üzere, 
çevre köylerdeki korucular Sivan nahiye merkezine yerleştirildiler.
Merkezden Sivan' ın coğrafyasını kendince kontrol etmeye çalıştılar.
Munzur' un kendine olan güveni bölgeyi iyi tanıması, entellektüel birikimi, kendi değer yargı ve kültürünü çok iyi bilmesinden kaynaklanmaktaydı. 
Şehid Munzur'un hem yakın çevremden olması, ailesiyle olan dostluk ilişkilerimizden dolayı, 
yakinen tanıyordum.

**********************************************

Munzur' la 1991 Nisan ayı' nın sonlarıydı şehadettinden 5,6 ay evvel olsa gerek gerilladayken görüşmüştüm. 
Munzur ve içinde kardeşiminde bulunduğu toplam 9 kişilik bir gerilla gurubuydu. 
5,6 saat bir sohbetimiz, Lice'nin bir köyünde olmuştu. 
Bana annesile ilgili aktardığı bir anekdotu sizinle paylaşmak istiyorum.
Yeniköy'de 1990 yılı öncesi gerillaya giden birkaç genç vardı. 
Bunlardan biride Munzur'un kardeşi Ömer "Diyar" Çürükkaya' ydı. 
Munzur' un annesi tabi olayı fark ediyor, Munzur' da gerillaya gitme niyetindedir. 
Annesi Munzur' a diyor:  "Oğlum bak bizim köyde yaklaşık 5,6 kişi gerillaya gitmiş, bunlardan biri de senin kardeşindir..
Ağabeyin Selim cezaevinde, gelinimiz Aysel hem cezaevinde kalmış, hemde gerillaya gitmiştir. Köyümüzde Kürdçülük yapan ve gerillaya gitmeyen çok aile vardır. 
Bu ailelerde ne zaman çocuklarınıın yarısını dağa gönderdilerse o zaman eşit oluruz. 
Eşit olduktan sonra budefa tekrar sıra bize gelir. 
O zaman senin dağa gitme sıran gelir. 
Önemli değil bizim sürekli bir tanemiz fazla olsun diğer köylülerden. 
Aman ha... aman... yanlışlık yapıp' ta dağa gitmiyesin. 
Bekle oğlum ? dağa gitmeyen ailelerin çocukları gitsin, ondan sonra sıra sende"
Hasan Çürükkaya yani Munzur' da annesine şunu söylüyor: 
"Anne vallahi haklısın. Bu dava bizim davamız tek değildir."
Annesi orada işte oğlum böyle akılı olun,der.

  
*****************************************

Munzur' la ilgili bir başka anekdota şöyledir: 

Birgün Sivan mıntıkasında Munzur' un  köyünden iki genç milis olarak yanına giderler. 
Munzur bu gençleri dağlardan epey gezdirir. 
Milisler kaldığı günler içinde hergün köyden getirilen çökelek, soğan ekmekle beslenirler. 
Milislerin içinde biri demek gına 'bıkınlık' gelir dayanamaz ve zazaca Munzur'a der ki:
 "Geldiğimiz günden beri çökelek ekmek ve soğan yedik, artık midemiz mahf oldu. 
Ne biçim komutansın? 
Çevrede bir sürü keçi var, edemıyorsun bir tane kestiresin?" Diye sitem eder.

Munzur çok mütevazi ve o yumuşak uslubulya zazaca der ki ?
 "Umbaz, Umbaz...şari ma feqir u feqir. Wuer yın turaq u piyunz," 
Türkçesi arkadaşşş..arkadaşşş halkımız fakir fakir, yemekleri ya çökelek ya kuru soğandır, ne yapalim ?"
  Şu anda Almanya;da olan  bu milis tabi bu olayı anlatırken Munzur' un ne kadar mütevazi, 
halkın gerçeklerini bilen, çevreyi ve insanları koruyan içgüdüsünü anlatıyordu. 
Tabii milis Munzur'un  şehadetinin bu iyi niyet ve mütevaziliği başta olmak üzere koruma duygusundan kaynaklandığını ifade ediyordu.


**********************

Munzur 9 Kasım 1991 de Genç ilçesi / Sivan nahiyesi Xalweliyan köyünde şehid oldu. 
Şehadet haberi sabah erkenden, hala Awrupa'da yaşayan bir arkadaş tarafindan bana verildi. 
Munzur'un babası Selim amca şehire yanıma gelmişti. 
Sivandaki gerillanın şehadettini duymuş, ama oğlu olduğunu bilmiyordu. 
Bana dediki: "Haberin varmı ?" Derler ya ölüm haberi acıdır söyleyemedim. 
Şehadete ulaşan Suriyeli bir Kürd olduğunu söyleyip, geçiştirmeye çalıştım.
Munzur'un naaşı Genç ilçesine getirilerek askerlerin denetiminde elbiseleriyle adetta çukura atılır. Asker Munzur olduğu için bunu bilinçli olarak yaptı. 
O dönemi çok iyi hatırlıyorum. 
Aile naaşı almak için Genç mezarlığına gitiğinde adetta ıslak bir su kuyusundan çıkardılar. 
Bingöl Însan Hakları Derneği'nin başkanı Avukat Sabri Erik konu üzerinde hassasiyetle durdu. 
Genç Belediye Başkanı olan Abdurrahman Demir hakkında yanılmıyorsam suç duyurusu girişimleri başta olmak üzere,kamuoyu açıklaması yapıldı.
 Abdurrahman Demir aslında iyi niyetli biri olduğu, 
Belediye işçileri askerlerin baskısıyla cenazeyi çukura attıklarını herkes biliyordu. 
Sonrada Abdurrahman Demir bu durumdan dolayı aileye ulaşarak üzüntülerini bildirip, 
olay o şekilde kapandı.
  Munzurun cenazesi çok görkemli geçmişti. 
Anne ve babam cenaze'ye sen gelme zaten başın büyük, biz gidecegiz, dediler. 
Kısaca cenazeye gitmemi engelediler. 
Yeniköy ve çevresi askerlerce kuşatılmıştı. 
Anne ve babamın içinde bulunduğu dolmuş, 
Yeniköy dönüşünde askerlerce durduruluyor. 
Nüfus cüzdanları toplanılır kontrol edildikten sonra iade edilir. 
Babam ve Annemin cüzdanları bir "1" saat soruşturma var, iddiasiyla geç verilir. 
Yaşlı anne ve babama yapılan bu uygulama ,cenazeye ve taziyeye karşı bir engeleme ve gözdağıydı. Bende hafta sonunda taziyeye ancak gidebilmiştim.
Şehadettinden 40 gün sonra verilen Mevlid' e Selim amca bizzat gelmem için haber yollamıştı. Mevlidden önce köyün girişinde Munzur'un ve diğer Yeniköylü gerilların mezarları başında saygı duruşu ve konuşmalarla andık. 
Çok iyi hatırlıyorum  Türk kökenli Ersan ismindeki köyün genç doktoru saygı duruşu esnasında yanılmıyorsam ,
Nazim Hikmet'in Güneş içenlerin şiirini o gür ve davudi sesiyle okuyarak bizi adetta büyüledi
-Sonradan doktor'da aktif mücadelesinden dolayı tutuklanıp, çok sevdiği ve ayrılmak istemediği Munzur'un Yeniköyünden zorla sürgüne gönderildi. 
Doktor Ersan Belediye' ye gelip benimle vedalaşırken şu sözünü hiç unutmam: 
" Ben gidiyorum kalbim ve yüregim sizinledir."


*****************************************

Munzur Adana Ticari ilimler akademisini bitirmiş, kısa gerilla mücadelesinde kardeşimle çok samimi diyaloğlarını biliyorum. 
Munzur yaşça benden küçük olduğu için ağabeylerile çok samimiydim. 
Ailece çok samimi ve yakın ilişkilerimiz vardı. 
Munzur hakkında ağabeyi Selim Çürükkaya mücadleci kişiligi, gençligi ve şehadetiyle ilgili ayrıntıları yazılarında anlatmıştır. 
Ben fazla yaşam öyküsünü tekrar etmeyeceğim. 
 Benim anlatımım ağabeyi Selim'in yazmadığı ve belkide duymadıklarını kendi penceremden anlatmaya çalışıyorum.
Munzur Adana' da gerillaya katılmadan evvel yine bölgemizden çevremizden ailesini yakinen tanıdığım Gurbetelli Ersözle "Zozan" çok yakın ve samimi siyasi ilişkileri vardır. 
Bu iki Kürd sembolleri diyeyim, zaten aynı köylü sayılılar. 
Adana'da üniversitede beraber okurlar. 
Munzur gerilladayken şehid olmadan evvel, Gurbetelli Ersöz o dönemlerde yanılmıyorsam Malatya cezaevindedir. 
Munzur'un şehadettinden sonraki süreçte cezaevi, özgür politika'nın genel yayin yönetmeni oldu.
Munzur'un sırdaşı ve gerilla'da ençok beraber kalan kardeşime anattıklarıni illerde mutlaka detaylı yazacağım. 
Munzur ile Gurbetteli Ersöz arasındaki siyasal olduğu kadar duygusal ilişkilerin olduğunu anlattı. Munzur gerilla ve öncesi dönemlerde, Gurbetelli Ersözle sürekli yazışırlardı.
-Ko Spi'nin gerillası Munzur'un, Çeme Murad' ın gelini Gurbetteli'ye yolladığı,mektup ve pusularda acaba hangi duygular ifade edilmiş, tam bilinmez. 
Ama, anlatılan ve duyulan bir şey var ki Gurbetelli tutuklandığında Munzur'un ona gönderdigi  pusula vardır. 
Bu pusula'nın polislerin eline geçmemesi için yutuğu anlatılır.
 
Sonuç, 
Munzur hakkında yazılacaklar şimdilik saklı kalsın. 
İlerde bunları yazmaya çalışacağım. 
Gurbeteli güncesinde Munzur' a değinmişse bilmem, hafızamda tutamadım. 
Onların aşkını Xece u Siyabende mi ? Dewreşe Evdi'nin efsanesinemi  benzetirsiniz siz bilirsiniz.
 Ama onların aşkı, sevdası, özlemlerini herkes biliyor,  Kurdistandı. 
Onlar destan yazarak efsaneleştiler. 
Bu iki Kürd gencini anlatmak cok zor bir iştir. 
Onları anlatabilmem için, o hayattı solumak ve içe sindirmek, savaş ortamını yaşamak gerekir.

Çağdaş Yado olan Munzur , Çagdaş Telli olan Gurbetelli'nin ruhları şad olsun,

                                                                                  Orhan Zuexpayıj

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

@templatesyard