ÇOLÎGDEN BÎR NOSTALJÎ

                                          

                                ÇOLÎGDEN BÎR NOSTALJÎ

                              ( BAŞKANLIK SÎSTEMÎ VE BÎR ANEKDOT )




- Son birkaç gündür başkanlık sistemi tartışmaları Türkiyenin birinci gündem maddesi olarak yerini almıştır. Başkanlik sistemini Türkiyede ilk defa tartışmaya açan merhum Turgut Özal'dır.
- Başkanlık sistemi nedir,ne değildir kamuoyunca tartışılması gerekir. Sistemin dünyada farklı örnekleri vardır. Kuşkusuz başkanlık sistemi denilince ilk akla gelen ülke ABD dir.
- Başkanlık sistemi ülkelerin siyasi geleneklerine göre farklılıklar arzeder. Bazı siyaset bilimcilere göre başkanlık sisteminin tamamen kendisine özgü şartları olan ABD dışında, istikrarlı bir demokrasi yarattığı görülmemektedir.
- Başkanlık sisteminin tartışmasına türkiyede ilk karşı çıkan CHP'dir. Başkanlık sistemini ister benimsiyelim,ister karşı çıkalım tartışma kültürünü içimize sindirmemiz gerekir.Statükocu anlayışlar artık iflas etmiştir.
- Cumhuriyet tarihi boyunca Kürd kimliği,Newruz bayramı red ve inkar edildi,sonuç ne oldu ? sıfır elde sıfır. Nasıl ki Çeme Murad,Fırat ve Dicle'nin sularının yatağını tersine çevirmek mümkün değilse,Kürdleri yok sayan,inkar eden beyinlerde korku duvarlari yaratan makus talihi çevırmek mümkündür.
Başkanlık sistemi üzerine yaşanan bir anekdotu size aktarmak istiyorum.

TURGUT ÖZAL VE BAŞKANLIK SÎSTEMÎ ÜZERINE YAŞANAN BÎR ANEKDOT

- Yıl 1992 olsa gerek Turgut Özal Çankaya köşkünde bir resepsiyon düzenler. Bu resepsiyona o dönem Bingöl belediye başkan yardımcısı olan Sabri Börü'de katılır. Sabri Börü amcazadesi sayılan ANAP kökenli eski belediye başkanı Sidki Börü tarafından Çolig belediyesinde işe alınmıştı.
- ANAP'tan sonra, Bingöl belediye yönetimini seçimlerde SHP kazanmıştı. Belediye reisi'de Selahattin Kaya olmuştu. Sabri Börü'nün teknik işlerden yetenekli ve çalışkanlığından dolayı,Selahattin Kaya tarafindanda aynı görevde devami saglanmisti.
- SHP yöneticileri o dönemde hesapçı ve dargörüşlü yaklaşımlarından dolayı Sabri Börü'nün görevden alınmasını istemiştiler. Selahattin Kaya bu taleplerini ciddiye almayarak, Börü'nün çalışkan ve üretkenliğiyle belediye başkan yardımcılığı görevinde kalmasini saglamisti.
- Sabri Börü Çankaya köşkündeki bu resepsiyonda bir fırsatını bulup,Turgut Özal'a yaklaşır.

Özal'a derki ! sayın Cumhurbaşkanım Türkiye başkanlık sistemine gitmeli ve başındada sizin gibi cesur ve yürekli birinin başkan seçilmesi gerekir.

- Bu sözleri üzerine Çankayada resepsiyonda bulunan renkli basın, Sabri Börü'nün üzerine flaşlarıni patlatırlar. Sabri Börü'de merhum Özal gibi kısa böylu tıknaz bir fiziği sahiptir.
- Türk basını araştırıp soruşturur , Sabri Börü'nün SHP'li bir belediyede başkan yardımcısı olduğunu tesbit ederler.
O dönemde SHP'de Paşa oglu Erdal Inönü genel başkan,Deniz Baykal'da genel sekreterdir.
- Türk basınıda SHP başkanlık sisteme karşı,SHP'li bir yöneticide taraftarı çıktı manşetini atarlar.
- SHP'nin genel sekreteri Deniz Baykal bu olayı duyar duymaz telefonuna sarılır. Bingöl Beldiye başkanı Selahattin Kaya'yı aradı. Bir öğle vaktinde Bingöl Belediyenin üst katındaki yemekhanede Selahattin KAYA ile birlikte oturuyorduk.
- Telefonun ahizesinin karşi tarafında Baykal'ın olduğunu,Selhaddın Kaya'nın konuşmalarından anlamistım. Hal ve hatır sorulduktan sonra aralarında geçen konuşmayı oldugu gibi aktarıyorum.
- Baykal her halinden belliydi ki çok öfkeliydi. Selhaddin Bey duydunuzmu ,yardımcınizin Çankaya
  köşkünde verdiği demeci?
- Selahattin Bey, hayir duymadım efendim dedi !
- Baykal devamla , sizin yardımcınızin demeci Ankara'nin gündemine bomba gibi düşmüştür.
- Selahattin Kaya cevaben ne demeç vermiş efendim dedi ve arkasından da , ee... ne yapalım
  yani?
- Baykal konuşmalarında derhal onu görevden alınması için teklifte bulunduğunu, Kaya'nın verdiği
  cevaplardan anlıyordum.
- Iyi hatırlıyorum Selahattin Kaya'nin Baykala verdigi cevabın özeti şuydu;
- Sayın Baykal ; Sabri Börü benim çalışkan ve üretken bir personelimdir. Doğrudur şuanda geçici
  bir görevle Ankarada'dır. Düşünceleri kendisini bağlar,ve benim gibi düşünmek zorunda da
  değildir dedi.
- Benim şu anda personelim içinde farklı,farklı düşünceleri vardır. Selahattin Kaya devamla, sizin
 mantığıniza göre o zaman yanımda hiç bir personeli çalıştırmamam gerekir. Insanların
 düşüncelerini zap tu rap altına alamazsıniz dedi.
- Selahattin Kaya tabiri caizse Baykala bir edep ve terbiye dersi vererek, o sekter ve hizipçi
  mantığında diretmesini red etti.
- Selahattin Kaya sonraki dönemlerde de Sabri Börü'yü çalışkanlığı,dobralığı ve liberal fikirleriyle
 herzaman yakınında tutmuştur.

***************

Son söz olarak ;

 Başkanlık sistemi üzerine yeniden başlayan bu tartısma sürecinde sizi biraz gerilere götürmek istedim. Bu anekdot üzerinden yaklaşık 20 yıl geçmiş olmasına rağmen SHP nin devamı olan CHP başta olmak üzere, MHP ve Kemalist fikirler başkanlık sisteminin tartışmasına bile tahammüleri yoktur.Hala yerinde saymaktadirlar.
- Toptan redci ve ön yargılı yaklaşımlarla tartışma fikirlerinin önünü tıkamak,korkmak ve cesaret göstermemek artık günümüz dünyasında kabul görmüyor.
Selam ve saygılarımla,

Orhan Zuexpayıc

*******

10 Yil evvel yazilan yorumlari önemli ve degerli gördügüm icin asagiya aktardim.

3 Yorum

• Fuat Brusk

  İnanırmısın Orhan Bir Bingöl insanı ancak otorite sayılan kişilere karşı böyle net tavır koyabilir ve kendi bildiği geleneksel değerlerine sadık kalabilir. Başka kim olsaydı o Sabri Börü'yü kendisine kurban edip derhal işine son verirdi. Bu tür adam satmalara karşı doğal tavır sergilemek ancak Bingöl gibi katışıksız Kürt kültürünün direnişçi özelliğini (her olumsuz şartlardan birinci elden nasibini almasına rağmen hala) bağrında saklayan Bingöl'e özgüdür. (Övünmek gibi olmasın diyeceğim ama bu tür konularda övünmek de Bingöllülerin hakkıdır.)

  

  1

  • Beğen
  •  · 9y
• Aktif

  Nihat Ağaoğlu

  mesele,bingöllülerin genelde "dik" duruşuyla mı ilgilidir? sanmıyorum. "dik" duranı da vardır," eğri" duranı da vardır,benzer bir durumda,bükülecek çok sayıda bingöllü olabilir...!

  bence "direnç",insanların şahsiyetinde aranmalı,kaya da,sağlam bir "duruş" göstermiş,takdir edilmeli...

  • Beğen
  •  · 9y
• Aktif

  Orhan Kaya

  Degerli iki dostumunda degerlendirmelerinde haklilik payi oldugunu söyleyebilirim.Totaliter gerek parti gerek örgüt olsun bingöllü insanlarin cikislari dogrudur, biraz fazladir. Nihat arkadasin dedigi gibi dik durus,direnc kisilerin sahsiyetlerinde aranilmalidir. Acaba günümüzde o mevkilerde oturan kisilerde ayni meziyet görebilirmiyiz,ben sahsen göremiyorum.

  

  1

  • Beğen
  •  · 9y