Cebaxcurdan bir portre Yado Birinci Bölüm
Cebaxcurdan bir portre Yado Birinci Bölüm
Sat, 02 December 2006 22:22
Kurdistan kartali Yadin pasa’nin Darahini’nin Zikte mintikasinda baslayip,Cebaxcur ,Suriye Kurdistani,Xoybun cemiyeti toplantisina istiraki,tekrar yasadigi cografya’ya dönüsü ve en son kaderi tipki Sex Said,Seyid Riza gibi Kürd önderlerinin bilinmeyen mezarlari ,kuskulu ve nasil sehit edildigi mechul bir trajedinin tutanagidir. Yine Yadin pasa’ya Kamuran Bedirxan tarafindan layik görülen Kartal ünvani cok yerinde bir tesbittir. Yadin pasa tipki kartalar nasil rahat ulasilmayacak yerde yuva yapmak istiyorlarsa,ayrica kartalar havada inanilmaz bir sürat yaparak yukaridan asagiya dogru yaptiklari dalis saate 320 km civarindaysa,Yadin Pasa savasta ayni cevikligi ve duyarliligi görmekteyiz.
Cebaxcur'un kaderimi diyeyim,bu topraklardan cikan kahramanlarin ömürleri fazla olmasada,yasamlarinda halki icin cok büyük isler yapmislardir. Cebaxcurdan yetisen ve Kürd halkinin hakli kavgasinda onuruyla ve yüregiyle yer alan ve sergiledikleri cesaret,gösterdikleri kahramanliklarla destanlar yaratarak efsanelesen tüm partizancilarin ilham kaynagi hic kuskusuz Yado'dur. Cebaxcur'da gecmisten gelen bir gelenektir. Yasamin tüm alaninda insanlarin bir araya geldiginde sohbetlerin ana temasi efsanelesen kahramanlarini anmaktir. Ihanet yapanlarida lanetlemektir.
Cebaxcurdan cikip, Kürd siyasal tarihinde aktif olarak yöneticilik yapmis , bulunduklari siyasi yapilanmanin icinde yigit ve fedakarca mücadele eden cok sahsiyetli insanlari örnek verebiliriz.Kronolojik olarak siralamaya alirsak Yado pasa,Said Elci,Hayri Durmus,Mehmet Karasungur,Abdullah Ekinci,Mustafa Aycicek,Hasan Cürükkaya, Resul Altinok,Zeki Adsiz,Ramazan Adigüzel gibi yüzlerce cok güzide insanlar yetistirilmis olup,halen bu insanlar hem halki hemde gecmiste bulunduklari siyasi yapilanmalari icinde saygiyla anilmaktadirlar.
Cebaxcurdan cikan bu degerlerin diyebilirimki hepsi’nin sehadeti 30,40 yaslari civarinda en verimli döneme tekabül etmektedir. Cebaxcurun Kürd siyasetine damgasini vurmus bu insanlarin sehadetlerinin büyük cogunlugu örgüt ici catismalar,komplolar ve isbirlikci cetelerin araciligiyla olmustur. Dogrusunu söylemek gerekirse bu insanlarin sehadeti cok vahim bir durum arzetmektedir. Kürd tarihinde özellikle yakin dönemde yasanan bu olaylar tarihi bir yaradir. Tüm bu yasanan olumsuzluklar Kürd ulusal mücadelesini sekteye ugratmistir. Bu yaraya tarih mutlaka nester vuracaktir.
Yado, nami deger "Yad Mehmud Ebas" hakkinda cok seyler söylendi,yazildi ve cizildi. Bircok söylenen ve yazilanlar arasinda ciddi tezatliklar bulunmaktadir. Yakin döneme kadar yasayan ve Yado ile beraber dagda ve sürgünde beraber kalan insanlarimizin bildik ve yasadiklari anilardan malesef yoksunuz. Tüm bu tarihi bilgi ve birikimler mezara götürülmüstür. Cok sinirlida olsa yapilan bazi röportajlar,yazilan roman ve makaleler elimizdeki mevcut donelerdir. Bunun yaninda yakin dönemde Kürd tarihine ilgi duyan bazi ailelerin yaslilari ile yapilan sohbetlerde anlatilanlari hafizamizda kalan kisimini anekdotlarini aktarmaya calisacagim.
Yado ile ilgili yazilan kitaptan bahs etmek istiyorum. Mir Kamuran Bedirxan'nin 1937 yilinda Almanca yayinladigi der Adler Kurdistan "Kurdistan'nin Kartali" adli romani ilk yazili eserdir. Mir Kamuran Bedirxan malumunuz Yado ile Suriye Kurdistaninda Xoybun cemiyetinin kurulus dönemine tekabül eden cok kisa bir sürede olsa birliktelikleri belgeler ve anlatilanlarla teyid edilmektedir. O dönemde Kamuran ve Celaddet kardesler, Memduh Selim ve sürgüne giden Cebaxcurlu Yado ile Heseni Began'nin beraber cektirdikleri fotograf Malmisanij'in Cizira Botanli Bedirhaniler kitabinda mevcuttur. Ayrica Kadri Cemil Pasa'nin Doza Kurdistan kitabinda da ayni fotograf bulunmaktadir.
Mir Kamuran Bedirxan Kurdistan Kartali adli romanda Yado'dan övgüyle bahsetmektedir. Roman'da Yado'nun Agri direnisinde sehit oldugunu söylüyor. Oysa'ki yapilan röportajlar ,hakkinda yazilanlar ile Cebaxcurda anlatilanlar Yado'nun sehadeti'nin Darahani ilcesinin Mistan-Botiyan mintikasinda oldugunu dogrulamaktadir.Yado’nun Agri baskaldirisiyla hic alakasi yoktur. arastirmaci yazar Ilhami Yazgan bakin Mir Kamuran Bedirxan, Yado'nun sehadet yerinin Agri'da olmasi belirlemesini nasil degerlendiriyor? Mir Kamuran Bedirxan Yado'nun direnis ruh ve felsefesini romanda,her yerdeki isyanin ve mücadelenin dogal lideri yapmistir. Bu durum Yado'ya olan sevgi ve saygisini böyle ifade ediyor. Biz arastirmacilar bunu anliyor ve saygiyla karsiliyorum.
Yado ile ilgili roman haricinde,konuyla ilgili arastirmalari olan Seyithan Kurij'in Azadi,Armanc ve Hevi yayinlarinda cikan röportajlari en kapsamli donelerdir. Ayrica Dr Sirac Bilgin, Avukat Osman Aydin,Mahmut Arif Aycicek 'in konu hakkindaki makaleleri cok degerlidir. Kürd tarihi icin cok önemli doneler olan sözlü anlatimlar ve canli taniklar süratle aramizdan yok olmaktadirlar. Ülkede yasayan arastirmacilarin Yado'nun yasam mücadelesini bilen,bilgi ve birikime vakif olan insanlara ulasmasi gerekmektedir. Kürd ulusal bilinclenmesi kendi tarihini bilmekten gecer. Tarihe mal olmus tüm degerlerimize iliskin bilgi,arastirma ve incelemeleri derleyerek ,arsivlerde sistematize edip,degerlendirmek son derece önemli ve kacinilmaz olarak önümüzde duruyor.
Yado'yu anlatmak edebi bir ustalik ister. Yadonun ismi Cebaxcur sinirlarini asmis Kurdistan'nin dört bir yanina sarmalamistir. Dengbejlerimiz durduk yere kimse üzerine stran "deyir" söylemezler. Tarihe mal olmus yigit ve kahramanliklariyla efsanelesen insanlara ancak stran besteleyip,söylerler. Ben sahsen Cebaxcur disinda gittigim, diger Kürd illerinden yurtsever insanlar bana Yado'nun ailesinden kimsenin olup,olmadigini sorarlar. Onun cesareti ,yigit ve fedakarligi ihanetci cetelerin ve askerlerin korkulu rüyasi oldugu icin halkimizi cezb etmistir. Yado ile ilgili Kürd siyasetcisi ve aydini Kemal Burkay " Yado bir türküdür söylenir ülkemde" siiri'nin oldugunu hatirlatmak isterim.
Yado ile ilgili yazilanlardan kisaca bahsettim. Önümüzdeki yazimda da Yado'nun yasam öyküsü ile hakkinda söylenen bazi anekdotlari yazmaya calisacagim. Selamlar
Orhan Zuexpayij
Sat, 02 December 2006 22:22
Kurdistan kartali Yadin pasa’nin Darahini’nin Zikte mintikasinda baslayip,Cebaxcur ,Suriye Kurdistani,Xoybun cemiyeti toplantisina istiraki,tekrar yasadigi cografya’ya dönüsü ve en son kaderi tipki Sex Said,Seyid Riza gibi Kürd önderlerinin bilinmeyen mezarlari ,kuskulu ve nasil sehit edildigi mechul bir trajedinin tutanagidir. Yine Yadin pasa’ya Kamuran Bedirxan tarafindan layik görülen Kartal ünvani cok yerinde bir tesbittir. Yadin pasa tipki kartalar nasil rahat ulasilmayacak yerde yuva yapmak istiyorlarsa,ayrica kartalar havada inanilmaz bir sürat yaparak yukaridan asagiya dogru yaptiklari dalis saate 320 km civarindaysa,Yadin Pasa savasta ayni cevikligi ve duyarliligi görmekteyiz.
Cebaxcur'un kaderimi diyeyim,bu topraklardan cikan kahramanlarin ömürleri fazla olmasada,yasamlarinda halki icin cok büyük isler yapmislardir. Cebaxcurdan yetisen ve Kürd halkinin hakli kavgasinda onuruyla ve yüregiyle yer alan ve sergiledikleri cesaret,gösterdikleri kahramanliklarla destanlar yaratarak efsanelesen tüm partizancilarin ilham kaynagi hic kuskusuz Yado'dur. Cebaxcur'da gecmisten gelen bir gelenektir. Yasamin tüm alaninda insanlarin bir araya geldiginde sohbetlerin ana temasi efsanelesen kahramanlarini anmaktir. Ihanet yapanlarida lanetlemektir.
Cebaxcurdan cikip, Kürd siyasal tarihinde aktif olarak yöneticilik yapmis , bulunduklari siyasi yapilanmanin icinde yigit ve fedakarca mücadele eden cok sahsiyetli insanlari örnek verebiliriz.Kronolojik olarak siralamaya alirsak Yado pasa,Said Elci,Hayri Durmus,Mehmet Karasungur,Abdullah Ekinci,Mustafa Aycicek,Hasan Cürükkaya, Resul Altinok,Zeki Adsiz,Ramazan Adigüzel gibi yüzlerce cok güzide insanlar yetistirilmis olup,halen bu insanlar hem halki hemde gecmiste bulunduklari siyasi yapilanmalari icinde saygiyla anilmaktadirlar.
Cebaxcurdan cikan bu degerlerin diyebilirimki hepsi’nin sehadeti 30,40 yaslari civarinda en verimli döneme tekabül etmektedir. Cebaxcurun Kürd siyasetine damgasini vurmus bu insanlarin sehadetlerinin büyük cogunlugu örgüt ici catismalar,komplolar ve isbirlikci cetelerin araciligiyla olmustur. Dogrusunu söylemek gerekirse bu insanlarin sehadeti cok vahim bir durum arzetmektedir. Kürd tarihinde özellikle yakin dönemde yasanan bu olaylar tarihi bir yaradir. Tüm bu yasanan olumsuzluklar Kürd ulusal mücadelesini sekteye ugratmistir. Bu yaraya tarih mutlaka nester vuracaktir.
Yado, nami deger "Yad Mehmud Ebas" hakkinda cok seyler söylendi,yazildi ve cizildi. Bircok söylenen ve yazilanlar arasinda ciddi tezatliklar bulunmaktadir. Yakin döneme kadar yasayan ve Yado ile beraber dagda ve sürgünde beraber kalan insanlarimizin bildik ve yasadiklari anilardan malesef yoksunuz. Tüm bu tarihi bilgi ve birikimler mezara götürülmüstür. Cok sinirlida olsa yapilan bazi röportajlar,yazilan roman ve makaleler elimizdeki mevcut donelerdir. Bunun yaninda yakin dönemde Kürd tarihine ilgi duyan bazi ailelerin yaslilari ile yapilan sohbetlerde anlatilanlari hafizamizda kalan kisimini anekdotlarini aktarmaya calisacagim.
Yado ile ilgili yazilan kitaptan bahs etmek istiyorum. Mir Kamuran Bedirxan'nin 1937 yilinda Almanca yayinladigi der Adler Kurdistan "Kurdistan'nin Kartali" adli romani ilk yazili eserdir. Mir Kamuran Bedirxan malumunuz Yado ile Suriye Kurdistaninda Xoybun cemiyetinin kurulus dönemine tekabül eden cok kisa bir sürede olsa birliktelikleri belgeler ve anlatilanlarla teyid edilmektedir. O dönemde Kamuran ve Celaddet kardesler, Memduh Selim ve sürgüne giden Cebaxcurlu Yado ile Heseni Began'nin beraber cektirdikleri fotograf Malmisanij'in Cizira Botanli Bedirhaniler kitabinda mevcuttur. Ayrica Kadri Cemil Pasa'nin Doza Kurdistan kitabinda da ayni fotograf bulunmaktadir.
Mir Kamuran Bedirxan Kurdistan Kartali adli romanda Yado'dan övgüyle bahsetmektedir. Roman'da Yado'nun Agri direnisinde sehit oldugunu söylüyor. Oysa'ki yapilan röportajlar ,hakkinda yazilanlar ile Cebaxcurda anlatilanlar Yado'nun sehadeti'nin Darahani ilcesinin Mistan-Botiyan mintikasinda oldugunu dogrulamaktadir.Yado’nun Agri baskaldirisiyla hic alakasi yoktur. arastirmaci yazar Ilhami Yazgan bakin Mir Kamuran Bedirxan, Yado'nun sehadet yerinin Agri'da olmasi belirlemesini nasil degerlendiriyor? Mir Kamuran Bedirxan Yado'nun direnis ruh ve felsefesini romanda,her yerdeki isyanin ve mücadelenin dogal lideri yapmistir. Bu durum Yado'ya olan sevgi ve saygisini böyle ifade ediyor. Biz arastirmacilar bunu anliyor ve saygiyla karsiliyorum.
Yado ile ilgili roman haricinde,konuyla ilgili arastirmalari olan Seyithan Kurij'in Azadi,Armanc ve Hevi yayinlarinda cikan röportajlari en kapsamli donelerdir. Ayrica Dr Sirac Bilgin, Avukat Osman Aydin,Mahmut Arif Aycicek 'in konu hakkindaki makaleleri cok degerlidir. Kürd tarihi icin cok önemli doneler olan sözlü anlatimlar ve canli taniklar süratle aramizdan yok olmaktadirlar. Ülkede yasayan arastirmacilarin Yado'nun yasam mücadelesini bilen,bilgi ve birikime vakif olan insanlara ulasmasi gerekmektedir. Kürd ulusal bilinclenmesi kendi tarihini bilmekten gecer. Tarihe mal olmus tüm degerlerimize iliskin bilgi,arastirma ve incelemeleri derleyerek ,arsivlerde sistematize edip,degerlendirmek son derece önemli ve kacinilmaz olarak önümüzde duruyor.
Yado'yu anlatmak edebi bir ustalik ister. Yadonun ismi Cebaxcur sinirlarini asmis Kurdistan'nin dört bir yanina sarmalamistir. Dengbejlerimiz durduk yere kimse üzerine stran "deyir" söylemezler. Tarihe mal olmus yigit ve kahramanliklariyla efsanelesen insanlara ancak stran besteleyip,söylerler. Ben sahsen Cebaxcur disinda gittigim, diger Kürd illerinden yurtsever insanlar bana Yado'nun ailesinden kimsenin olup,olmadigini sorarlar. Onun cesareti ,yigit ve fedakarligi ihanetci cetelerin ve askerlerin korkulu rüyasi oldugu icin halkimizi cezb etmistir. Yado ile ilgili Kürd siyasetcisi ve aydini Kemal Burkay " Yado bir türküdür söylenir ülkemde" siiri'nin oldugunu hatirlatmak isterim.
Yado ile ilgili yazilanlardan kisaca bahsettim. Önümüzdeki yazimda da Yado'nun yasam öyküsü ile hakkinda söylenen bazi anekdotlari yazmaya calisacagim. Selamlar
Orhan Zuexpayij
++++++++++++++++++
Cebaxcurdan bir portre Yado ikinci bölüm
Cebaxcurdan bir portre Yado ikinci bölüm
Thu, 07 December 2006 19:31
Cebaxcurdan bir portre Yado "Kurdistan Kartali" ikinci bölüm.
Cewlik deyip gecmeyin,
Kartal bakisli yigitler diyaridir.
Her gülün büyüdügü bir ucurum vardir,bilmezsiniz.
Oradan baslatim yolculuklarimi,büyük umudum orada.
Ilhami Sertkaya
Kurdistan kartali Yadin pasa'yi birinci bölümde hakkinda yazilanlarin genel bir profilini yazmaya calisttim. Dogrusu Yado'yu yazmak cok zor oldugu gibi hakkinda cok spekülatif yorumlar yapilmistir. Kürd toplumunun gecmisteki sosyal yapisi ve Kürd ulusal hareketleri üzerine kendi kaynaklarimiz cok sinirli ve zayiftir. Bu durum dogrusu gecmis tarihimizde yasanan olaylar olsun,efsanelesen Kürd kahramanlarini yazmamizi güclestiriyor. Kürdler 19.yüzyilda Osmanli ve Iran devletlerine karsi cok güclü baskaldirdaa bulundular: ama malesef bu olaylari yasayan ve rol alan Kürd aydin ve önderleri bunlari yaziya dökmemistir. Sayet yazilanlar varsa bile günümüze ulasmamistir.
Gecmisi dönemin Kürd aydin ve yurtseverleri kendi tarihimizle ilgili yazmada iyi bir miras birakmadilar. Elbette o dönemlerin cok agir ve güc kosullari'nin payi vardir. Ülke icinde basma olanaklari olmadigi gibi, yurtdisinda da yeterli kosullar olusturulmamisti. Yado'yu yazarken sahsen cok zorluk cekttigimi belirtmek isterim. Yado'nun yasadigi döneme iliskin yasanan olaylarin icinde yasamis ,cekismelere taraf olmus ve kendi hakkinda da hüküm veren insanlarin ,elbette kimi durumda subjektiv bir yaklasimi öne cikarmalari mümkündür. Taraf olmus bu insanlar’ in eger yeterince eserleri olsaydi,onlardan gerekli ayiklamayi yaparak gecmis dönemlerde yasanan olaylarin sebebleri,bu olaylarin gelisimini ve sonuclarini ortaya koyabilirdik.
Ne yapalim ?Yado ile ilgili yasadigi dönemdeki yakin arkadaslari,dönemin aydin ve yazarlarin yazili eserleri olmadigi icin bende diger arkadaslar gibi yapilan röportajlar'dan ve günümüze kadar sözlü olarak halk arasinda söylenen bilgileri derleyerek Yado'nun portresini anlatmaya calisacagim. Mümkün oldugu kadar subjektiv yaklasimlardan kacinarak olaylara objektif bakmaya calisacagim. Tarihimiz eger döneminde yazilmis olsaydi, subjektiv yaklasimlar olmazdi. Tüm bu olumsuzluklara ragmen , Yado ile ilgili objektiflikten yoksun ve incelenmesi kolay olmayan kaynaklarda olsa,elimdeki varolan yazili kaynaklar ve ülkedeyken yasli büyüklerimize atfen duyduklarimi yazarak,bu Kürd direniscisini tanitabilirsem kendimi mutlu addederim.
YADO'NUN YASAM ÖYKÜSÜ
Yado köken olarak aslen Darahini ilcesi sinirlari icinde bulunan zikte asiretine mensuptur. Babasi Mahmut Ebas olarak tanimlanir. Yado zikte'de dünya'ya gelmistir. Cebaxcura gelip,yerlesme tarihini kesin olmamamkla beraber birinci dünya harbinden öncesine tekabül etmektedir. Cünkü Yado 1916,1917'li yillarda Sex Serif'in kumandasi altinda olusturulan milis alay komutanligi'nin Cobantasi "Sigi" ve "Arcuk" Alatepe köyü hattina kadar gelen Carlik Rusya'sina karsi'da savasmistir. Bu savasta Ruslar'a esir düser. Rus askerlerinin ani dalginligindan yararlanarak kurtulup,tekrar Sex Serif'in milis alayina ulasir.
Cebaxcur birinci dünya harbinde idari olarak Bitlis vilayeti Genc sancagina bagli bir kazaydi. Cebaxcur 'a Osmanli yönetimi döneminde getirilip yerlestirilen Mütevelizade "Mütalyun" ailesi devlet islerini "Bürokrasi"nin tek hakimiydiler. Ailenin Kürd ulusal mücadelesi icinde yer alan önemli sahsiyetlerden Ismail Hakki ve Tayyip Ali her ikiside Azadi cemiyetinin aktif üyeleri,Tayyip Ali o dönemde vilayet olan Darahini'nin sube baskaniydi. Cebaxcur sehir merkezindeki ekili ve yerlesim alanlarinin cogunlugu bu ailenin elinde bulunmaktaydi. Yado Mütalyun ailesinin yönetiminde memur olarak calisiyordu. Hatta, söylentilere göre Sex said baskaldirisindan evvel 1924 yilinda Yado Cebaxcurda meydana gelen bir olaydan dolayi araniyordu,yani halk deyimiyle firar idi. Yado'nun görevi hakkinda bazen zabit katibi, bazen tahsildar oldugunu söylerler.Büyük ve kuvvetli ihtimale tahsildar oldugu tahmin ediyorum.
Cünkü o dönemdeki en aktif görev tahsildarliktir. Mahmut Aycicek'e atfen Yado ile ilgili yazmis oldugu makalede, Yado'nun tahsildar oldugunu ikinci esi Telli'yi tahsildar olarak gittigi Kur köyünün "Qeldar" mezrasinda görüp ,begendigini cok ayrintili bir sekilde peyama-kurd dergisinde anlatmistir. Yado’nun Kürd ulusal mücadelesinde hic kusku yokturki,Azadi cemiyetinin o dönem vilayet olan Darahini'nin “Genc“ sube baskani olan Tayyip Ali Mütevelizade’nin ve ailesinin etkisinde kaldigini tahmin etmek dogru bir yaklasimdir. Tayyip Ali bir Kürd aydini olmakla beraber Azadi cemiyetinin 1924 yilindaki kurulusundan evvel,Istanbul’da okurken de 1912’de kurulan Hevi cemiyetinin de üyeligini yapmistir. Sex Said hareketinin basladigi dönemde Cebaxur'un "Fahran" nahiye müdürlügü görevini ifa ediyordu.
Yado Sex Said hareketine Sex Serif’in siyasi sorumlulugunda Elazig cephesinin askeri komutani olarak aktif yer almistir. Sex Said gücleri Elazig istukametine giderken Palu kaza’si teslim alinmis,Elazig’a girmeden Sex Serif Hüsenik köyünde ikamet eden eski Dersim mebusu Hasan Hayri’le görüsmeye giderek Dersim asiretlerine su kisa telgrafi cekiyorlar. „Sukunetinizi koruyun,yakinda bir heyetle Dersim’e gelecegiz.Basarilar“Bu arada Elazig Hüseynik köyündeki askeri bir depoda patlama oluyor. Bu patlamada bircok insan ölüyor. Ayrica tartismalara neden olan bu patlama hareketin önderleri arasinda celiskiler ortaya cikiyor. Bu basibosluk,bazi kendini bilmez kesimlerin gasp,talan girisimleri Kürd direniscilerini umutsuzluga sürükler.
Sex Serif ve Yado bu basibozukluk,gasp ve talan girisimlerinin önüne gecemiyorlar.O dönemde Malatya'da üstlenen Türk ordusu komutani Kazim Pasa Elazig üzerine yürür. Ordusu dagilan Sex Serif ve Yado mecburen Palu-Cebaxcur mintikasina dogru cekilirler. Türk ordusu ile Kürd gücleri arasindaki ilk catisma Palu ovasinda yasaniyor. Palu ovasindaki bircok Kürd tipki Elazig'daki Kürdler gibi Türk ordusuyla beraber Sex Serif ve Yado güclerine saldirir. Bu ihanetten dolayi hareketin kahramanlarindan Züvyerli "Sahin El Cindun" icerlenerek meshur bir sözü vardir. Cennete gitmek isteyen Kürdler Türk ordusunu vurmasin,gidip Palu'nun dest köylerinden iki kisiyi vursun kesin cennetliktir.Bu sözü ihanete "Birakuji'ye"olan tepkisinin bir disa-vurumuydu.
Kürdcesi "Zazaca" Sahin cindun hers bibi,vatin eyr cennet Kirdun kistis desticuno" demekteydi. Sex Serif ve Yado gücleri Cebaxcur'un mendo mintikasina dogru cekilirken Türk ordusu'da onlari takibata alirlar.Mendo civarinda Sex Serif ve Yado gücleri kurmus olduklari pusuda ,Türk ordusuna büyük kayiplar verdirirler. Iste yine burada Türk ordusuna Kürd isbirlikcileri yardima gelip,yetisirler. O dönemde Karakocan "Dep" te sadili asiret reisi ve bölgede genis nüfuzu olan Necip Aga Wexi güclerinin yardimiyla Türk ordusu rahat nefes alir. Bu catismanin yasandigi alan günümüzde Yado cesmesinin bulundugu alandir. Cesmenin üst tarafinda,Yado'nun uzun süre saklanip,korundugu mevzisine ait harabeler ; halende mevcuttur.
Yado’nun askeri disiplini,cesareti ve dürüstlügünün yaninda iyi bir partizan savascisiydi. Cocuklugumuzda uzun kis gecelerinde Sex Serif,Yado’la ilgili kahramanlik hikayeleri dinleyerek büyüdük. Bu anlatimlarin ulusal düsünce temelinde ruhsal bir sekilenmeye sahip olmamiz üzerinde etkisi belirleyicidir. Ayni zamanda YADO bizim icin bir masal kahraminiydi. Yado ile ilgili yazimin buraya kadar olan kisimi genelde bilinen ve yazilan olaylardir. Asli bundan sonraki bölümü bilinmedigi icin spekülasyonlara neden olmustur. Yado'nun Suriye Kurdistani "bin-xet'e" gidisi,dönüsü partizan savasciligi cok genis bir konudur. Yine ilk esinin ve oglunun sürgün yasaminda cektikleri izdirab ile ikinci esi Telli'nin sahadeti tam bir trajedidir.
Tüm bu bilinmiyenler hakkinda yazilan ve cizilenler ücüncü bölümde yazmaya calisacagim. Bu konuda bilgi sahibi olan degerli dostlarin mutlaka katki sunmalarini beklerim. selamlar, ....................devam edecek
Orhan Zuexpayij
Thu, 07 December 2006 19:31
Cebaxcurdan bir portre Yado "Kurdistan Kartali" ikinci bölüm.
Cewlik deyip gecmeyin,
Kartal bakisli yigitler diyaridir.
Her gülün büyüdügü bir ucurum vardir,bilmezsiniz.
Oradan baslatim yolculuklarimi,büyük umudum orada.
Ilhami Sertkaya
Kurdistan kartali Yadin pasa'yi birinci bölümde hakkinda yazilanlarin genel bir profilini yazmaya calisttim. Dogrusu Yado'yu yazmak cok zor oldugu gibi hakkinda cok spekülatif yorumlar yapilmistir. Kürd toplumunun gecmisteki sosyal yapisi ve Kürd ulusal hareketleri üzerine kendi kaynaklarimiz cok sinirli ve zayiftir. Bu durum dogrusu gecmis tarihimizde yasanan olaylar olsun,efsanelesen Kürd kahramanlarini yazmamizi güclestiriyor. Kürdler 19.yüzyilda Osmanli ve Iran devletlerine karsi cok güclü baskaldirdaa bulundular: ama malesef bu olaylari yasayan ve rol alan Kürd aydin ve önderleri bunlari yaziya dökmemistir. Sayet yazilanlar varsa bile günümüze ulasmamistir.
Gecmisi dönemin Kürd aydin ve yurtseverleri kendi tarihimizle ilgili yazmada iyi bir miras birakmadilar. Elbette o dönemlerin cok agir ve güc kosullari'nin payi vardir. Ülke icinde basma olanaklari olmadigi gibi, yurtdisinda da yeterli kosullar olusturulmamisti. Yado'yu yazarken sahsen cok zorluk cekttigimi belirtmek isterim. Yado'nun yasadigi döneme iliskin yasanan olaylarin icinde yasamis ,cekismelere taraf olmus ve kendi hakkinda da hüküm veren insanlarin ,elbette kimi durumda subjektiv bir yaklasimi öne cikarmalari mümkündür. Taraf olmus bu insanlar’ in eger yeterince eserleri olsaydi,onlardan gerekli ayiklamayi yaparak gecmis dönemlerde yasanan olaylarin sebebleri,bu olaylarin gelisimini ve sonuclarini ortaya koyabilirdik.
Ne yapalim ?Yado ile ilgili yasadigi dönemdeki yakin arkadaslari,dönemin aydin ve yazarlarin yazili eserleri olmadigi icin bende diger arkadaslar gibi yapilan röportajlar'dan ve günümüze kadar sözlü olarak halk arasinda söylenen bilgileri derleyerek Yado'nun portresini anlatmaya calisacagim. Mümkün oldugu kadar subjektiv yaklasimlardan kacinarak olaylara objektif bakmaya calisacagim. Tarihimiz eger döneminde yazilmis olsaydi, subjektiv yaklasimlar olmazdi. Tüm bu olumsuzluklara ragmen , Yado ile ilgili objektiflikten yoksun ve incelenmesi kolay olmayan kaynaklarda olsa,elimdeki varolan yazili kaynaklar ve ülkedeyken yasli büyüklerimize atfen duyduklarimi yazarak,bu Kürd direniscisini tanitabilirsem kendimi mutlu addederim.
YADO'NUN YASAM ÖYKÜSÜ
Yado köken olarak aslen Darahini ilcesi sinirlari icinde bulunan zikte asiretine mensuptur. Babasi Mahmut Ebas olarak tanimlanir. Yado zikte'de dünya'ya gelmistir. Cebaxcura gelip,yerlesme tarihini kesin olmamamkla beraber birinci dünya harbinden öncesine tekabül etmektedir. Cünkü Yado 1916,1917'li yillarda Sex Serif'in kumandasi altinda olusturulan milis alay komutanligi'nin Cobantasi "Sigi" ve "Arcuk" Alatepe köyü hattina kadar gelen Carlik Rusya'sina karsi'da savasmistir. Bu savasta Ruslar'a esir düser. Rus askerlerinin ani dalginligindan yararlanarak kurtulup,tekrar Sex Serif'in milis alayina ulasir.
Cebaxcur birinci dünya harbinde idari olarak Bitlis vilayeti Genc sancagina bagli bir kazaydi. Cebaxcur 'a Osmanli yönetimi döneminde getirilip yerlestirilen Mütevelizade "Mütalyun" ailesi devlet islerini "Bürokrasi"nin tek hakimiydiler. Ailenin Kürd ulusal mücadelesi icinde yer alan önemli sahsiyetlerden Ismail Hakki ve Tayyip Ali her ikiside Azadi cemiyetinin aktif üyeleri,Tayyip Ali o dönemde vilayet olan Darahini'nin sube baskaniydi. Cebaxcur sehir merkezindeki ekili ve yerlesim alanlarinin cogunlugu bu ailenin elinde bulunmaktaydi. Yado Mütalyun ailesinin yönetiminde memur olarak calisiyordu. Hatta, söylentilere göre Sex said baskaldirisindan evvel 1924 yilinda Yado Cebaxcurda meydana gelen bir olaydan dolayi araniyordu,yani halk deyimiyle firar idi. Yado'nun görevi hakkinda bazen zabit katibi, bazen tahsildar oldugunu söylerler.Büyük ve kuvvetli ihtimale tahsildar oldugu tahmin ediyorum.
Cünkü o dönemdeki en aktif görev tahsildarliktir. Mahmut Aycicek'e atfen Yado ile ilgili yazmis oldugu makalede, Yado'nun tahsildar oldugunu ikinci esi Telli'yi tahsildar olarak gittigi Kur köyünün "Qeldar" mezrasinda görüp ,begendigini cok ayrintili bir sekilde peyama-kurd dergisinde anlatmistir. Yado’nun Kürd ulusal mücadelesinde hic kusku yokturki,Azadi cemiyetinin o dönem vilayet olan Darahini'nin “Genc“ sube baskani olan Tayyip Ali Mütevelizade’nin ve ailesinin etkisinde kaldigini tahmin etmek dogru bir yaklasimdir. Tayyip Ali bir Kürd aydini olmakla beraber Azadi cemiyetinin 1924 yilindaki kurulusundan evvel,Istanbul’da okurken de 1912’de kurulan Hevi cemiyetinin de üyeligini yapmistir. Sex Said hareketinin basladigi dönemde Cebaxur'un "Fahran" nahiye müdürlügü görevini ifa ediyordu.
Yado Sex Said hareketine Sex Serif’in siyasi sorumlulugunda Elazig cephesinin askeri komutani olarak aktif yer almistir. Sex Said gücleri Elazig istukametine giderken Palu kaza’si teslim alinmis,Elazig’a girmeden Sex Serif Hüsenik köyünde ikamet eden eski Dersim mebusu Hasan Hayri’le görüsmeye giderek Dersim asiretlerine su kisa telgrafi cekiyorlar. „Sukunetinizi koruyun,yakinda bir heyetle Dersim’e gelecegiz.Basarilar“Bu arada Elazig Hüseynik köyündeki askeri bir depoda patlama oluyor. Bu patlamada bircok insan ölüyor. Ayrica tartismalara neden olan bu patlama hareketin önderleri arasinda celiskiler ortaya cikiyor. Bu basibosluk,bazi kendini bilmez kesimlerin gasp,talan girisimleri Kürd direniscilerini umutsuzluga sürükler.
Sex Serif ve Yado bu basibozukluk,gasp ve talan girisimlerinin önüne gecemiyorlar.O dönemde Malatya'da üstlenen Türk ordusu komutani Kazim Pasa Elazig üzerine yürür. Ordusu dagilan Sex Serif ve Yado mecburen Palu-Cebaxcur mintikasina dogru cekilirler. Türk ordusu ile Kürd gücleri arasindaki ilk catisma Palu ovasinda yasaniyor. Palu ovasindaki bircok Kürd tipki Elazig'daki Kürdler gibi Türk ordusuyla beraber Sex Serif ve Yado güclerine saldirir. Bu ihanetten dolayi hareketin kahramanlarindan Züvyerli "Sahin El Cindun" icerlenerek meshur bir sözü vardir. Cennete gitmek isteyen Kürdler Türk ordusunu vurmasin,gidip Palu'nun dest köylerinden iki kisiyi vursun kesin cennetliktir.Bu sözü ihanete "Birakuji'ye"olan tepkisinin bir disa-vurumuydu.
Kürdcesi "Zazaca" Sahin cindun hers bibi,vatin eyr cennet Kirdun kistis desticuno" demekteydi. Sex Serif ve Yado gücleri Cebaxcur'un mendo mintikasina dogru cekilirken Türk ordusu'da onlari takibata alirlar.Mendo civarinda Sex Serif ve Yado gücleri kurmus olduklari pusuda ,Türk ordusuna büyük kayiplar verdirirler. Iste yine burada Türk ordusuna Kürd isbirlikcileri yardima gelip,yetisirler. O dönemde Karakocan "Dep" te sadili asiret reisi ve bölgede genis nüfuzu olan Necip Aga Wexi güclerinin yardimiyla Türk ordusu rahat nefes alir. Bu catismanin yasandigi alan günümüzde Yado cesmesinin bulundugu alandir. Cesmenin üst tarafinda,Yado'nun uzun süre saklanip,korundugu mevzisine ait harabeler ; halende mevcuttur.
Yado’nun askeri disiplini,cesareti ve dürüstlügünün yaninda iyi bir partizan savascisiydi. Cocuklugumuzda uzun kis gecelerinde Sex Serif,Yado’la ilgili kahramanlik hikayeleri dinleyerek büyüdük. Bu anlatimlarin ulusal düsünce temelinde ruhsal bir sekilenmeye sahip olmamiz üzerinde etkisi belirleyicidir. Ayni zamanda YADO bizim icin bir masal kahraminiydi. Yado ile ilgili yazimin buraya kadar olan kisimi genelde bilinen ve yazilan olaylardir. Asli bundan sonraki bölümü bilinmedigi icin spekülasyonlara neden olmustur. Yado'nun Suriye Kurdistani "bin-xet'e" gidisi,dönüsü partizan savasciligi cok genis bir konudur. Yine ilk esinin ve oglunun sürgün yasaminda cektikleri izdirab ile ikinci esi Telli'nin sahadeti tam bir trajedidir.
Tüm bu bilinmiyenler hakkinda yazilan ve cizilenler ücüncü bölümde yazmaya calisacagim. Bu konuda bilgi sahibi olan degerli dostlarin mutlaka katki sunmalarini beklerim. selamlar, ....................devam edecek
Orhan Zuexpayij
+++++++++++++++
Cebaxcur'dan bir portre YADO Dördüncü bölüm.
Cebaxcur'dan bir portre YADO Dördüncü bölüm.
Kurdistan Kartali Yado'nun sehadeti'le ilgili cok spekülasyonlar yapildi. Ayrica, Yado'nun yasadigi dönemlere iliskin bazi Kurd aydinlari'nin vermis oldugu bilgiler ile Cebaxcur cevresinde anlatilanlar arasinda ciddi bir tezatlik arzetmektedir. Örnegin Seyithan Kurij'in Hevi gazetesindeki yapttigi röportaj'da baytar Nuri Dersimi'ye atfen sunu yazmistir. Baytar Nuri "Kurdistan tarihinde Dersim" adli kitabinda Yado'yu Suriye'de görenlerin oldugunu yaziyor. Malumunuz Dersim hareketinin bastirilmasindan sonra 1937 yilinin eylül ayinda Baytar Nuri Dersimi Suriye Kurdistani'na "Bin xete" gecis yapmistir. Baytar Nuri,Yado'nun hangi tarihte görüldügü tarihi'ni belirtmemistir. Dolayisiyla yapilan röportajlar,Cebaxcur ve civarinda anlatilanlar Yado'nun en son 1936 yilina kadar yasadigini gösteriyor.Dogrusu her yazilan'nin veya anlatilanin mutlaka dogrudur,yanilgisina düsmemek gerekir. Tabi tüm yazilanlar,olaylarin yer ve tarihi mutlaka tartisilmali ki dogru bir sonuca ulasmak gerekir.
Yado eger 1938 ve sonrasi dönemlerde Suriye Kurdistaninda yasasaydi. Bircok Kürd aydini o dönemlerde mutlaka ondan bahsederdi. Kaldiki ,Cebaxcur kökenli bir kac ailelede 1930,1950 dönemleri arasinda Suriye'de sürgünde yasamlarini idame ettirdiler. Örnegin Sex Abdulhamid Efendi" Sirac Bilgin'nin babasi" ve Canli Sex Mustafa Korkutata Yado'la karsilastiklarindan hic bahs etmediler.Yine Sex Said hareketi sürgünlerinden Nurettin Zaza,Hesen Hisyar Serdi hatiralarinda Yado'nun Suriyede olduguna dair hic bahs etmemislerdir.Arastirmalarimizi olgulara dayarken nesnel olmamiz gerekir. Yado'la ilgili birinci bölümdeki yazimda da Mir Kamuran Bedirxan'nin Kurdistan Kartali adli romanin'da Yado'nun 1930 yilindaki Agri baskaldirisina katildigindan bahseder. Oysaki Mir Kamuran'nin yazdigi bir roman oldugunu unutmamak gerekir. Edebi bir eser olan bu roman'da Yado'ya bicilen karekter,tutku ve duygular dogal olarak bir benzetme veya karsilastirmadir.
Yado'nun Suriye Kurdistaninda kaldigi dönem ücüncü bölüm'de belirttigim gibi 1926 yili'nin son aylari ile 1927 yilinin sonbaharina tekabül eder. Suriye Kurdistanin'daki yasam kosullari ve siyasi ortamin olumsuzluklarindan olsa gerek Sadiye Telho'la beraber ülkeye dönüs yaparlar. Yado'nun ilk esi Rabia'dan olan üvey kizi Dilsa'nin annesine atfen aktardiklarina bakacak olursak,annem'le Yado sürgün dönüsünden sonra toplam 7 yil beraber dag'da kaldigini ifade etmektedir. Buda gösteriyorki ilk esi Rabia Xanim'da 1935 yilina kadar Yado'la dag'da kalmistir. Tabii anlatilanlardan dagda kaldiklari alan Cebaxcur,Karakocan,Palu mintiqalaridir.Rabia Xanim 1935 yilindan sonra oglu Cerkez ile beraber sürgüne gönderilirler. Yado'nun ikinci esi Telli Xanim ise Yado'nun sürgün dönüsünden sonra hamilelik dönemini cikarirsak sehadetine kadar dag'da beraber kalmislardir.
YADO VE ESI TELLI XANIM'IN SEHADETI ILE ILGILI ANLATILAN ANEKDOTLAR?
Telli Xanim 'in sehadeti'nin oldugu alan Darahini ilcesinin güneyin'deki Cevirme "Ulyan" köyü sinirlari icinde olmustur. Olayin oldugu tarih anlatilan ve yazilanlari derlemem'den kesin olmamakla beraber 1936 yilina tekabül etmektedir. Telli Xanim'in mezari'na ait harabeler zaza'ca "tirbe Telli" halen mevcuttur. Zaten Tellinin sahadet oldugu alan'la ilgili spekülasyon'da yoktur. Yanliz Telli nasil vurulduguna dair cesitli söylentiler de vardir. Örnegin Telli ,Türk askerleri tarafindan yaralaninca Yado'mu vurdu? yoksa yakin akrabasi Meh Evd tarafindan'mi vuruldu? bu konuda cok'ca söylentiler vardir. Telli'nin sehadeti'le ilgili hemsehrim Mahmut Aycicek Peyama Kurd dergisinden konuyla ilgili yazisindan alintiyi asagiya aktariyorum.
Telli Darahini ilcesinin Ulyan köyü civarinda asker ve cetelerle girisilen catismada ayagindan yaralanir. Telli yaralaninca Yado'ya söylüyor?Ben artik sizinle gelemiyorum. Benim darbem ölümcül bir darbedir. Artik yolun sonuna geldim. Beni öldürün? siz kendinizi kurtarmaya calisin.Ben istiyorumki? sag olarak Türk askerinin eline düsmeyeyim. Cünkü düsersem, ben onlari tanirim?bana kötü isler yaparlar. Telli bunlari söylerken Yado'nun gözlerine bakarak söyler. Efsane Yado bu bakislar karsisinda titreyerek,dünya o gün ona tam bir kabus oluyor. Hic kimseden korkusu ve minneti olmayan Yado o gün Telli'nin o yakarislarina boyun egmistti. Ayi'nin cigerini yiyen Yado elli silah tutmuyorki Telli'yi vursun. O el ve o yürek'ki Türk ordusu'na karsi kullandigi silah'i Telli'ye karsi tutamiyor.
Yado mecburen yaninda'ki silah arkadasi ve Telli'nin akrabasi olan Meh Evd'e sunu söylüyor. Benim elim silah tutmuyor. Ben Telli'yi öldüremiyorum. Sen git Telli'yi öldür. Cünkü öldürmesen düsmanin eline gecerse,kendisine kötülük yaparlar. Meh Evd mecbur kalip,Telli'yi öldürüyor. Sehadete ulasttigi yerde de defin ediyorlar. O güne kadar Yado'nun agladigini hic kimse görmemistti. Arkadaslari'nin sehadetlerinde hic aglamayan Yado,ilk defa orada agliyor. Telli'nin sehadetile ilgili bakin Dr.Sirac Bilgin'nin aktarmalarini sizinle paylasmak istiyorum.Nihayet Kürd gerillalari direnislerini 1936 yilina kadar götürmüslerdir. Yani Yado'nun sehadetti'nin bu dönemde oldugunu belirtmektedir. Bu tarih yazilan makaleler,röportajlar olsun,Cebaxcurdaki anlatimlardan olsun benimde kisisel kanatim Yado'nun sehadetti bu döneme tekabül etmektedir. Yado ve Telli'nin sehadetleri arasinda uzun bir zaman'nin olmadigi görüsündeyim. Yado ve Telli'nin vuruldugu alanlar yayan bir kac saat mesafede ve birbirine cok yakindir.
Yine yazilanlardan olsun,anlatilanlardan olsun Yado'yu Türk askerleri tarafindan vurulduguna dair bugüne kadar hicbir yazili kaynak olmadigi gibi,duyumda olmamistir. Benim sahsi düsüncem Yado'yu büyük bir ihtimale yerli isbirlikciler,"Cete huqumat" tarafindan vuruldugu gibi yine ayni güruh cesetin izini kaybetmislerdir. Devlet eger Yado'yu vursaydi,mutlaka cesedini getirip,Cebaxcur'un merkezinde tesir eder,düsüncesindeyim. Mahmut Aycicek'in makalesinde Botiyan tarafinda iki kardesin ihbari sonucunda Darehini'den gelen askerler'le girilen catismada Yado iki ayagindan yaralanir. Yado yaralaninca,kendisine ölüm süsü verir. Askerler öldügüne kannat getirince,cesedinin üzerine giderler. Yado üzerine giden dört asker ve iki isbirlikci kardesin geldigini farkeden Yado hepsini öldürür. Diger müfrezeler Yado'nun saklandigi taslik alani tarayarak sehit ederler.
Tabi,Mahmut Aycicek'in anlatimlari halk arasinda günümüze kadar yaygin olarak söylenenidir. Cok iyi hatirliyorum. Cebaxcur'un meshur dengbejlerinden Miro Ertugrul " Mir Kuwar" kurmanci sivesiyle efsanelesen Yado ve Telli üzerindeki sarkisi hala hafizamdadir. Cebaxcur'da kahve sohbetlerinde cemmat Miro'nun etrafinda toplaninca,mutlaka Yado ve Telli ile Sex Abdurrahim'in sarkisini söyletirlerdi. Bu sarkilar insanlarimizin adetta ulusal duygularini kamciliyordu. Yine Kürd direniscilerinden Umeri Faro'nun ailesinden olan biriyle Yado'nun sehadeti hakkinda bana aktarimlarini sizinle paylasmak isterim. Botiyanli Umeri Faro'nun bu yakini Yado'yu bölgede cete olan "Telhe ve Sükrü" isminde iki kisinin ihbari sonucunda vuruldugunu,yasli büyüklerinden duydugunu söyler. Zaten dedesi Umeri Faro'da bugünkü yayla nahiyesinde "Ware merg"kayinbiraderi Xatip Bey tarafindan evinde kurulan pusuda vurulur. Yillar sonra Xatip Beg Lice merkezde Umeri Faro'nun yegeni tarafindan yapttigi ihanetten dolayi öldürülür.
Yado'nun üvey kizi, ilk esi Rabia Xanim'dan olan Dilsa'ya atfen annesinin anlatiklarin'nin yasam öyküsünü anlatayim . Annem Rabia Xanim, Yado'la 7 yil dag'da beraber kaldiktan sonra , yaklasik 10 yil sürgünde kücük oglu Cerkez'le beraber yasar. Rabia Xanim önce Xarpet'te 6,7 ay askeri kislada kaldiktan sonra Kayseriye yine askeri bir kisla'ya nakil edilirler. Askeri kislada her sabah askerler egitim yaparlarken yasa,yasa Kemal pasa derlerken,Yado'nun oglu cok kücük oldugugu icin sürgünde ayni kaderi paylasan Kürd cocuklarini toplayarak agac dalarindan yapttigi maket tüfeklerle egitim yaptirip,inadina yasa,yasa Yadin pasa diye bagirirlar.Türk askeri sorumlusu Cerkez'in bu durumundan haberdar olur,annesini ve Cerkezi kislaya cagirir. Türk pasa neden yasa,yasa Kemal pasa demeyip,yasa,yasa Yadin pasa dedigini sorunca? Cerkez aynen sunlari söyledi. Kemal Türklerin,Yadin Kürdlerin pasasidir. Cerkez o zaman henüz 10 yasindaydi.Bunun üzerine Türk pasasi Cerkez icin bu cocuk yasamamali,yoksa illerde basimiza bella olur. Kayseri'de 3 yil sürgünde kalan Rabia Xanim cikarilan af kanunu kapsamina girmez.
Devlet Rabia Xanimi bu defa Nazimiye ilcesine sürgüne gönderir. Nazimiye'de 3 yili dolduktan sonra birgün yüzbasi onlari kislaya cagirir. O dönemde sehit edilen üc Kürd gerillasinin kafasini koparip, bir masa'nin üzerine tüfekleriyle beraber bize tesir ettiler. Bu kafalardan hangisi Yado'dur. Rabia Xanim bu tüfekler'den hic biri Yado'nun degildir. Kafalara gelince Yado'yu öldürecek olan daha anasindan dogmamistir. Cerkez annesine dönerek sunu söyler. Anne ne yapmak istediklerini anladinmi? diye sordu. Evet oglum beni denemek istiyorlar. Yüzbasi bu defa Rabia Xanima dönerek Yado'nun özel bir nisani "Iz'i" varmidir? diye sordu. Evet,Yado'nun sag kulaginda gümüs bir küpe vardir,dedim. Bu cevap üzerine Yüzbasi sustu. Rabia Xanim eger Yado'yu öldürdügünüzü söylüyorsaniz,artik bizi birakin dedim. Yüzbasi ,hayir sizi birakmayiz,siz cete basisiniz,dedi. Rabia Xanim daha sonra Dersime sürgüne gönderilir. Oglu Cerkez Dersim'de bir askerin kursunuyla öldürülür. Rabia Xanim'da sürgünü kaldirilir. Cebaxcura geriye döner.
Rabia Xanim Cebaxcura geldikten sonra Yolcati "Sarge" köyünde H.Ali Can "Eli el" ,daha sonra'da Cebaxcur'un Kaleönü mahallesinde "Simani'de" Mahmut Aymaz "Mehmud Qazi" ile evlenip,vefat eder. Kurdistan Kartali Yado ve cilekes,fedakar esleri'nin yasamlariyla ilgili bilgileri derleyerek,sunmaya calisttim. Bu sinirli bilgilerle ancak bu kadar'ni yazmayi basardim. Konu hakkinda bilgisi olan,veya eksik ve yanlisliklarim üzerine katki sunacak degerli dostlara saygilarimi sunarim,selamlar. Bitti......................................
Orhan Zuexpayij
Kurdistan Kartali Yado'nun sehadeti'le ilgili cok spekülasyonlar yapildi. Ayrica, Yado'nun yasadigi dönemlere iliskin bazi Kurd aydinlari'nin vermis oldugu bilgiler ile Cebaxcur cevresinde anlatilanlar arasinda ciddi bir tezatlik arzetmektedir. Örnegin Seyithan Kurij'in Hevi gazetesindeki yapttigi röportaj'da baytar Nuri Dersimi'ye atfen sunu yazmistir. Baytar Nuri "Kurdistan tarihinde Dersim" adli kitabinda Yado'yu Suriye'de görenlerin oldugunu yaziyor. Malumunuz Dersim hareketinin bastirilmasindan sonra 1937 yilinin eylül ayinda Baytar Nuri Dersimi Suriye Kurdistani'na "Bin xete" gecis yapmistir. Baytar Nuri,Yado'nun hangi tarihte görüldügü tarihi'ni belirtmemistir. Dolayisiyla yapilan röportajlar,Cebaxcur ve civarinda anlatilanlar Yado'nun en son 1936 yilina kadar yasadigini gösteriyor.Dogrusu her yazilan'nin veya anlatilanin mutlaka dogrudur,yanilgisina düsmemek gerekir. Tabi tüm yazilanlar,olaylarin yer ve tarihi mutlaka tartisilmali ki dogru bir sonuca ulasmak gerekir.
Yado eger 1938 ve sonrasi dönemlerde Suriye Kurdistaninda yasasaydi. Bircok Kürd aydini o dönemlerde mutlaka ondan bahsederdi. Kaldiki ,Cebaxcur kökenli bir kac ailelede 1930,1950 dönemleri arasinda Suriye'de sürgünde yasamlarini idame ettirdiler. Örnegin Sex Abdulhamid Efendi" Sirac Bilgin'nin babasi" ve Canli Sex Mustafa Korkutata Yado'la karsilastiklarindan hic bahs etmediler.Yine Sex Said hareketi sürgünlerinden Nurettin Zaza,Hesen Hisyar Serdi hatiralarinda Yado'nun Suriyede olduguna dair hic bahs etmemislerdir.Arastirmalarimizi olgulara dayarken nesnel olmamiz gerekir. Yado'la ilgili birinci bölümdeki yazimda da Mir Kamuran Bedirxan'nin Kurdistan Kartali adli romanin'da Yado'nun 1930 yilindaki Agri baskaldirisina katildigindan bahseder. Oysaki Mir Kamuran'nin yazdigi bir roman oldugunu unutmamak gerekir. Edebi bir eser olan bu roman'da Yado'ya bicilen karekter,tutku ve duygular dogal olarak bir benzetme veya karsilastirmadir.
Yado'nun Suriye Kurdistaninda kaldigi dönem ücüncü bölüm'de belirttigim gibi 1926 yili'nin son aylari ile 1927 yilinin sonbaharina tekabül eder. Suriye Kurdistanin'daki yasam kosullari ve siyasi ortamin olumsuzluklarindan olsa gerek Sadiye Telho'la beraber ülkeye dönüs yaparlar. Yado'nun ilk esi Rabia'dan olan üvey kizi Dilsa'nin annesine atfen aktardiklarina bakacak olursak,annem'le Yado sürgün dönüsünden sonra toplam 7 yil beraber dag'da kaldigini ifade etmektedir. Buda gösteriyorki ilk esi Rabia Xanim'da 1935 yilina kadar Yado'la dag'da kalmistir. Tabii anlatilanlardan dagda kaldiklari alan Cebaxcur,Karakocan,Palu mintiqalaridir.Rabia Xanim 1935 yilindan sonra oglu Cerkez ile beraber sürgüne gönderilirler. Yado'nun ikinci esi Telli Xanim ise Yado'nun sürgün dönüsünden sonra hamilelik dönemini cikarirsak sehadetine kadar dag'da beraber kalmislardir.
YADO VE ESI TELLI XANIM'IN SEHADETI ILE ILGILI ANLATILAN ANEKDOTLAR?
Telli Xanim 'in sehadeti'nin oldugu alan Darahini ilcesinin güneyin'deki Cevirme "Ulyan" köyü sinirlari icinde olmustur. Olayin oldugu tarih anlatilan ve yazilanlari derlemem'den kesin olmamakla beraber 1936 yilina tekabül etmektedir. Telli Xanim'in mezari'na ait harabeler zaza'ca "tirbe Telli" halen mevcuttur. Zaten Tellinin sahadet oldugu alan'la ilgili spekülasyon'da yoktur. Yanliz Telli nasil vurulduguna dair cesitli söylentiler de vardir. Örnegin Telli ,Türk askerleri tarafindan yaralaninca Yado'mu vurdu? yoksa yakin akrabasi Meh Evd tarafindan'mi vuruldu? bu konuda cok'ca söylentiler vardir. Telli'nin sehadeti'le ilgili hemsehrim Mahmut Aycicek Peyama Kurd dergisinden konuyla ilgili yazisindan alintiyi asagiya aktariyorum.
Telli Darahini ilcesinin Ulyan köyü civarinda asker ve cetelerle girisilen catismada ayagindan yaralanir. Telli yaralaninca Yado'ya söylüyor?Ben artik sizinle gelemiyorum. Benim darbem ölümcül bir darbedir. Artik yolun sonuna geldim. Beni öldürün? siz kendinizi kurtarmaya calisin.Ben istiyorumki? sag olarak Türk askerinin eline düsmeyeyim. Cünkü düsersem, ben onlari tanirim?bana kötü isler yaparlar. Telli bunlari söylerken Yado'nun gözlerine bakarak söyler. Efsane Yado bu bakislar karsisinda titreyerek,dünya o gün ona tam bir kabus oluyor. Hic kimseden korkusu ve minneti olmayan Yado o gün Telli'nin o yakarislarina boyun egmistti. Ayi'nin cigerini yiyen Yado elli silah tutmuyorki Telli'yi vursun. O el ve o yürek'ki Türk ordusu'na karsi kullandigi silah'i Telli'ye karsi tutamiyor.
Yado mecburen yaninda'ki silah arkadasi ve Telli'nin akrabasi olan Meh Evd'e sunu söylüyor. Benim elim silah tutmuyor. Ben Telli'yi öldüremiyorum. Sen git Telli'yi öldür. Cünkü öldürmesen düsmanin eline gecerse,kendisine kötülük yaparlar. Meh Evd mecbur kalip,Telli'yi öldürüyor. Sehadete ulasttigi yerde de defin ediyorlar. O güne kadar Yado'nun agladigini hic kimse görmemistti. Arkadaslari'nin sehadetlerinde hic aglamayan Yado,ilk defa orada agliyor. Telli'nin sehadetile ilgili bakin Dr.Sirac Bilgin'nin aktarmalarini sizinle paylasmak istiyorum.Nihayet Kürd gerillalari direnislerini 1936 yilina kadar götürmüslerdir. Yani Yado'nun sehadetti'nin bu dönemde oldugunu belirtmektedir. Bu tarih yazilan makaleler,röportajlar olsun,Cebaxcurdaki anlatimlardan olsun benimde kisisel kanatim Yado'nun sehadetti bu döneme tekabül etmektedir. Yado ve Telli'nin sehadetleri arasinda uzun bir zaman'nin olmadigi görüsündeyim. Yado ve Telli'nin vuruldugu alanlar yayan bir kac saat mesafede ve birbirine cok yakindir.
Yine yazilanlardan olsun,anlatilanlardan olsun Yado'yu Türk askerleri tarafindan vurulduguna dair bugüne kadar hicbir yazili kaynak olmadigi gibi,duyumda olmamistir. Benim sahsi düsüncem Yado'yu büyük bir ihtimale yerli isbirlikciler,"Cete huqumat" tarafindan vuruldugu gibi yine ayni güruh cesetin izini kaybetmislerdir. Devlet eger Yado'yu vursaydi,mutlaka cesedini getirip,Cebaxcur'un merkezinde tesir eder,düsüncesindeyim. Mahmut Aycicek'in makalesinde Botiyan tarafinda iki kardesin ihbari sonucunda Darehini'den gelen askerler'le girilen catismada Yado iki ayagindan yaralanir. Yado yaralaninca,kendisine ölüm süsü verir. Askerler öldügüne kannat getirince,cesedinin üzerine giderler. Yado üzerine giden dört asker ve iki isbirlikci kardesin geldigini farkeden Yado hepsini öldürür. Diger müfrezeler Yado'nun saklandigi taslik alani tarayarak sehit ederler.
Tabi,Mahmut Aycicek'in anlatimlari halk arasinda günümüze kadar yaygin olarak söylenenidir. Cok iyi hatirliyorum. Cebaxcur'un meshur dengbejlerinden Miro Ertugrul " Mir Kuwar" kurmanci sivesiyle efsanelesen Yado ve Telli üzerindeki sarkisi hala hafizamdadir. Cebaxcur'da kahve sohbetlerinde cemmat Miro'nun etrafinda toplaninca,mutlaka Yado ve Telli ile Sex Abdurrahim'in sarkisini söyletirlerdi. Bu sarkilar insanlarimizin adetta ulusal duygularini kamciliyordu. Yine Kürd direniscilerinden Umeri Faro'nun ailesinden olan biriyle Yado'nun sehadeti hakkinda bana aktarimlarini sizinle paylasmak isterim. Botiyanli Umeri Faro'nun bu yakini Yado'yu bölgede cete olan "Telhe ve Sükrü" isminde iki kisinin ihbari sonucunda vuruldugunu,yasli büyüklerinden duydugunu söyler. Zaten dedesi Umeri Faro'da bugünkü yayla nahiyesinde "Ware merg"kayinbiraderi Xatip Bey tarafindan evinde kurulan pusuda vurulur. Yillar sonra Xatip Beg Lice merkezde Umeri Faro'nun yegeni tarafindan yapttigi ihanetten dolayi öldürülür.
Yado'nun üvey kizi, ilk esi Rabia Xanim'dan olan Dilsa'ya atfen annesinin anlatiklarin'nin yasam öyküsünü anlatayim . Annem Rabia Xanim, Yado'la 7 yil dag'da beraber kaldiktan sonra , yaklasik 10 yil sürgünde kücük oglu Cerkez'le beraber yasar. Rabia Xanim önce Xarpet'te 6,7 ay askeri kislada kaldiktan sonra Kayseriye yine askeri bir kisla'ya nakil edilirler. Askeri kislada her sabah askerler egitim yaparlarken yasa,yasa Kemal pasa derlerken,Yado'nun oglu cok kücük oldugugu icin sürgünde ayni kaderi paylasan Kürd cocuklarini toplayarak agac dalarindan yapttigi maket tüfeklerle egitim yaptirip,inadina yasa,yasa Yadin pasa diye bagirirlar.Türk askeri sorumlusu Cerkez'in bu durumundan haberdar olur,annesini ve Cerkezi kislaya cagirir. Türk pasa neden yasa,yasa Kemal pasa demeyip,yasa,yasa Yadin pasa dedigini sorunca? Cerkez aynen sunlari söyledi. Kemal Türklerin,Yadin Kürdlerin pasasidir. Cerkez o zaman henüz 10 yasindaydi.Bunun üzerine Türk pasasi Cerkez icin bu cocuk yasamamali,yoksa illerde basimiza bella olur. Kayseri'de 3 yil sürgünde kalan Rabia Xanim cikarilan af kanunu kapsamina girmez.
Devlet Rabia Xanimi bu defa Nazimiye ilcesine sürgüne gönderir. Nazimiye'de 3 yili dolduktan sonra birgün yüzbasi onlari kislaya cagirir. O dönemde sehit edilen üc Kürd gerillasinin kafasini koparip, bir masa'nin üzerine tüfekleriyle beraber bize tesir ettiler. Bu kafalardan hangisi Yado'dur. Rabia Xanim bu tüfekler'den hic biri Yado'nun degildir. Kafalara gelince Yado'yu öldürecek olan daha anasindan dogmamistir. Cerkez annesine dönerek sunu söyler. Anne ne yapmak istediklerini anladinmi? diye sordu. Evet oglum beni denemek istiyorlar. Yüzbasi bu defa Rabia Xanima dönerek Yado'nun özel bir nisani "Iz'i" varmidir? diye sordu. Evet,Yado'nun sag kulaginda gümüs bir küpe vardir,dedim. Bu cevap üzerine Yüzbasi sustu. Rabia Xanim eger Yado'yu öldürdügünüzü söylüyorsaniz,artik bizi birakin dedim. Yüzbasi ,hayir sizi birakmayiz,siz cete basisiniz,dedi. Rabia Xanim daha sonra Dersime sürgüne gönderilir. Oglu Cerkez Dersim'de bir askerin kursunuyla öldürülür. Rabia Xanim'da sürgünü kaldirilir. Cebaxcura geriye döner.
Rabia Xanim Cebaxcura geldikten sonra Yolcati "Sarge" köyünde H.Ali Can "Eli el" ,daha sonra'da Cebaxcur'un Kaleönü mahallesinde "Simani'de" Mahmut Aymaz "Mehmud Qazi" ile evlenip,vefat eder. Kurdistan Kartali Yado ve cilekes,fedakar esleri'nin yasamlariyla ilgili bilgileri derleyerek,sunmaya calisttim. Bu sinirli bilgilerle ancak bu kadar'ni yazmayi basardim. Konu hakkinda bilgisi olan,veya eksik ve yanlisliklarim üzerine katki sunacak degerli dostlara saygilarimi sunarim,selamlar. Bitti......................................
Orhan Zuexpayij
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder